Twitter Facebook

14 Nisan 2014 Pazartesi

SU BU GEZEGENE NASIL GELDİ (KURAN'DAN DELİLLERİ İLE)

Selam yavrular, güle güle yavrular :D ... 


Bunu bilerek ölmek bilmeden ölmekten daha evla değilmidir?

Bütün cağların en büyük bilim adamı Ebu Reyhan Muhammed ibn Ahmet al-Biruni

__________________________

Son 35 sendir su aşağıda ki haberi ve yazıyı anlatarak ömür tükettim Türkiye’de…. Oysa arkamdan “ bu adam deli galiba” diyen tarikatçı, şeriatçı sahte Müslümancıların ve diplomalı kara cahil lambasız sahte aydınların sayısı hiçte az değildi…
Temmuz 04 / 2004…. Kozmik şov;  370 kilogramlık bakır mermi METEORA saatte 37 bin kilometre hızla çarptı. Çarpışma anında iki patlama oldu, büyük bir toz ve BUZ, SU kütlesinin uzaya dağıldığı gözlendi.
NASA nin konu ile ilgili resmi sitesidir: http://solarsystem.nasa.gov/deepimpact/index.cfm
Bakin, elin oğlu neler yapıyor.... ve siz…?
1977 de Ozon tabakasının 1987 de kesinlikle yırtılacağını matematik ve Lab deneyleriyle KUR'ANI KERIMDEN edindiğim bilgilerle kanıtladığım zaman, bana ilk karşı çıkan ve arkamdan da " Kemal hoca DELIRDI galiba "  diyen, Turhal / Tokat daki Müslümanlardı.... hala değişen bir şey yok son 35 senedir.... bir şahidim de C. Bas savcısı Necmi Ümiter idi....
siz neye layık iseniz, Yüce Allah sizi layık olduğunuz ölçülerde/degerle yönetir.....ne fazla ne eksik....
Aşağıdaki yazıyı dikkatle iki kez okuyun lütfen… Temmuz 04/2004 de Amerikalıların yaptığı bu kozmik show’s; 1977 de KUR’andan bularak 1990 da Türkiye’de basılan kitaplarıma aktardım, anlatmadığım yer kalmadı…. Fakat ne bana, nede KUR’anin bilimselliğine inanan tek bir fert dahi bulamamıştım….
BU PROJEYI NASAYA  BIZ VERDIK, 1990 DAN  2004 DE KADAR BINLERCE DUNYA UNIVERSITELERINE DE GONDERDIM… ANCAK !!!.....
Simdi ise Gavur dediğiniz bu adamlar, benim 1977 de kesif ettiğim ve yayınlanan kitabımda da açıkladığım KUR’anin ispatini ortaya koydular….
Bana Turkiyede : bırak artık DIN, Min denen şeyleri, sen önemli isler yapıyorsun, bilim tarihine geçeceksin… DINDAR olan bir kişi bilim adamı olamaz. Senin ne isin var Kur’an’la, dindarlıkla “ diyen sayısız şahsiyetsiz  profesör ünvanlı şarlatan tamirim….
Konumuz: SU ve HAYAT,  bu gezegene nasıl geldi?

Subject: How water came to this planet? Who made it? When and how? Which techniques They / He used? How the water not escaping from this planet?

Su bu gezegende nasıl oluştu, nasıl  bir teknikle bu gezegende durmaktadır, neden uzaya uçamamaktadır, suyu bu gezegende tutan kuvvet ve sebep nedir?

Bu gerçeği 1975 senelerinde bulmama rağmen, su ana kadar yaptığım sayısız araştırma ve deneylerle doğruluğunu kanıtladığım ve zamanı geldiği kanaatinde olduğum için bu kısa yazıyı hazırladım.  Evrensel gerecekleri içeren Kur'an Bilimlerine hizmet etmek, İnsanlığa hizmet etmek için.....

Su ana kadar, bilimsel hiç bir yöntem veya analizle bulunamadı ki, SU nasıl bir yöntemle bu gezegende oluştu ve neden dünyamızda 71% oranında  bulunmaktadır? Oysa SU aslında sıvı değil H2 ve O bileşiği bir gazdır.

Kur’an’la, dindarlıkla “ diyen sayısız şahsiyetsiz  profesör ünvanlı şarlatan tamirim….
Konumuz: SU ve HAYAT,  bu gezegene nasıl geldi?

Subject: How water came to this planet? Who made it? When and how? Which techniques They / He used? How the water not escaping from this planet?

Su bu gezegende nasıl oluştu, nasıl  bir teknikle bu gezegende durmaktadır, neden uzaya uçamamaktadır, suyu bu gezegende tutan kuvvet ve sebep nedir?

Bu gerçeği 1975 senelerinde bulmama rağmen, su ana kadar yaptığım sayısız araştırma ve deneylerle doğruluğunu kanıtladığım ve zamanı geldiği kanaatinde olduğum için bu kısa yazıyı hazırladım.  Evrensel gerecekleri içeren Kur'an Bilimlerine hizmet etmek, İnsanlığa hizmet etmek için.....

Su ana kadar, bilimsel hiç bir yöntem veya analizle bulunamadı ki, SU nasıl bir yöntemle bu gezegende oluştu ve neden dünyamızda 71% oranında  bulunmaktadır? Oysa SU aslında sıvı değil H2 ve O bileşiği bir gazdır.

Bu arada hatırlatmak amacıyla kısaca açıklayayım: Hidrojen genellikle iki hidrojen atomunun bir kombinasyonu olarak ele alınır ve buna H2 veya HH denir  veya moleküler hidrojen denir. Su’yu oluşturan atomik değil moleküler hidrojendir. Hidrojenin olağan izotopu (H) Prosyum olarak bilinir. "Hidrojen", tıpkı Arapça'daki karşılığı "mûvellidü'l-ma" (su meydana getiren) gibi Yunanca'da da "su oluşturan" manasına gelir ("su" mânâsını karşılayan "hydro", ve "oluşturan" anlamındaki "genes"). İlk defa 1776'da Henry Cavendish tarafından izole edilen, 1784'te su buharını kızdırılmış metal üzerinden geçirerek hidrojen ve oksijenine ayıran Antoine Laurent de Lavoisier tarafından isimlendirilen hidrojen Kâinat ‘ta en fazla (%92,7) ve en yaygın bulunan elementtir.

Kısaca oluşum tarihimize bir göz atalım. Bu gezegen 4,6 milyar sene once ilk oluştuğu zaman, kızgın  bir ateş topundan başka bir şey değildi. Ilk ikinci milyar senede soğudu ve ardından milyonlarca senede ancak kabuklaştı ve nasıl olduysa kati kütlenin 71% kadarı birerlere gitti ve yerine SU geldi !!!… ve su anda bildiğiniz gibi güllük gülistanlık harika bir gezegen oldu.

İste sorunda burada…  kati kütleyi kimler nereye nasıl götürdü? Ve  SUYU kim nasıl bir teknikle bu gezegene


getirdi? Şayet SU bu gezegende oluştu ise, !!!! hangi teknikle ve nasıl bir  yöntemle? SU ANA KADAR HIC KIMSENIN AKLINA GELMEDI BU SORU DEGIL MI? Fakat insan maymundan mi, dinozorlardın mi geldi diye düşünen ve çığıran pek çok oldu.... ne komik değil mi?

BILIM dediğimiz erdem, bu gerçeğin detaylarını öğrenmeden hiç bir yere hiç bir şekilde gidemez. Ancak bomba yapar veya ozon tabakasını deler. Nitekim deldi de !!!....

Bilindiği gibi, SU, iki hidrojen be bir oksijen atomunun 104.45 derecelik açıyla birbirlerine bağlanmasıyla oluşan bir sividir. Kimyasal yapısında:
R = 2.976 (+0.000, -0.030) Å, a = 6 ± 20°, b = 57 ± 10° .

b The tetrahedral acisi ise: 180-cos-1(1/3)°; 109.47122° = 109° 28' 16.39".

Suyu elektroliz dediğimiz bir yöntemle ayrıştırmaktayız ve buna Brown gazi da denmektedir.  Yani SU, elektroliz düzeneğinde hidrojen ve oksijen olarak ayrışır ve gaz haline gelir. Oysa Muhiddin Ibn Arabi 1200 lerde  suyun durmaksızın titreştiğini fakat bizim bunu fark edemediğimizi belirtmişti... ancak < biz gavur icatlarını istemezuuuuuk> diyenler tarafından da Suriye şamda 1211 de KATL edildi...

Bu ayrışmış gaz bir düzenekle tekrar birleştirilir ve küçük bir alevle ateşlenir ve ISI  energysi açığa çıkarken, gazin büyük bir bolumu tekrar su haline dönüşür.

Benim, su anda Orlando Floridada laboratuvarımda yaptığım bir dizi deneyle de bu sureci tekrarlamakta ve bir dizi yeni TEMIZ energy türleri, daha doğrusu kullanılma alanlarını tayin etmekteyim. Bunların en önemlisi ise Roketlerin  uzayda itme (propulsion) energysi olarak kullanılmasına çalışmaktayım.

DIKKAT !..

Bildiğiniz gibi;  SAFLASTIRILMIS SUYU electroliz yöntemiyle ayrıştırıyoruz ve bir tanktan diğerine ve ikinci bir tankta ise meydana gelen su gazinin saflığı artırılıyor  ve kullanmak için nihanı tanka pompalıyoruz. Bu süreç su anda technologynin ticari alanlarda kullandığı bir yöntemdir. Ve bu sistem (unite) gayet randımanlı olarak çalışmaktadır.


Bu, SU, gaz tanklarında artık SU değil, iki hidrojen ve bir oksijen (HHO=H2O) atomlari gaz halinde bulunmaktadır  ve buna da SU gazi veya Brown gazi demekteyiz.

Bu tanklarda basinc 63 PSI ( Pound Square Inches ) kritik basınç değerini geçtiği an bu H2 O gazi derhal ve tekrar birleşiyor ve SIVI, yani gaz SU haline gelmektedir.  Yani HH+O gazi 63 PSI basınçtan sonra hemen Sıvı haline geliyor... yani SU oluyor....

Gazi  SIVI SU haline getiren en büyük faktörün, dişardan gaza uygulanan basınç olduğundan hiç bir kuşkumuz yoktur artık.

DIKKAT !...

Gezegenimizde 72% oranında bulunan SU aslında SIVI değil tamamen bir gazdır. Yani, Su sivisinin gerçek kimliği SIVI ve KATI değil,  HH+O gazidir.

SIMDI DAHADA COK DIKKAT EDELIM LUTFEN!

KUR’ANIN GERCEK MUCIZESI

FUSSILET :  bu kelimenin tek bir anlami vardir;  açıklanmıştır, beyan edilmiştir, artık alenen ilan edilmiş veya bilinmektedir veya mahremiyeti ortadan kalkmıştır, bu dehşet bilginin insanlara ulaştırılmak zamanı gelmiştir…..; seklinde anlamlar içermektedir.

Fussilet, Kur anin 41 Suresidir ve 54 ayetten oluşmaktadır. 

Bu surenin 1nci ve 12 ayetleri systematic olarak  hayatin kaynağı olan SUYUN  nasıl yapılandığını ve Dünyamızdan nasıl uzaya uçmadan kaldığını mükemmel bir bilimsellikle açıklamaktadır.

Asırladır, Kur'ani tefsir veya tercüme etmeye çabalayan cahil-cühelanın bugünkü eseridir ki, milyonlarca İnsan Kur'ana başka bir gözle bakmakta ve yanlış yargılamalarla gerçeği tanımamaktadırlar… be elem verici bir gerçektir.

Yazımın enginliklerine girmeden kısaca  açıklamak isterim ki, genç nesiller ve insanlar Kur'ani, Incil ve Tevrati birilerinin anlatmasıyla değil, bizzat kendileri okuyarak anlasınlar.... hür düşüncelerini ve inanç biçimlerini başkalarının yönlendirmesine müsaade etmesinler...  kendi hür düşünce ve kararlarını aklin matematiği ile biçimlendirsinler...

 Nedir ‘ Aklin matematigi ‘ biliyormuşsunuz?

Yayınlanan kitabımda açıkladığım gibi, bu ve diğer yazılarımda,  metodist bir yöntemle açıklıyorum.  Yani hem öğreneceğiz hem de ne tur enginliklerde duygulanarak Aklin matematigini, bakin ki birlikte yasayarak bulacağız....

Simdi, bir dizi Kur’an ayetini birlikte analiz edeceğiz. 1400 senedir, hiç bir Kur'an tefsircisi bu surenin 8, 9, 10, 11 ve 12 ayetlerini hiç bir şekilde anlayamamış ve hiç bir anlam verememişlerdir. Fakat bol, bol da “ulemalik  “ reklamlarıyla Kur'ani golgelemislerdir.

Gercekten tercümesine ve açıklamalarına saygı duyduğum, Kur’an bilimcisi olan Dr. Süleyman Ateş, bunu itiraf ederek < biz de dahil hiç kimse bunun anlamlarını bilememektedir >  demektedir. En azından bilmediğini beyan etmektedir ki yanlış yamalak ifadelerden kaçınmıştır, kendisini  burada takdir ve derin bir saygıyla anıyorum.  Hernasilsa Profesör olmuş  Öztürk ukalası gibi, bilmediği halde BILIYOR görünerek Kur’anin bakara / 54 uncu ayetinde öylesine şarlatanlıklarla yanlış tercüme etmiştir ki....  ihanetinin cezasını ancak Yüce Allah verecektir...

Asil komumuza devam edelim:

FUSSULET = Açıklanmıştır artık;  artık beyan edilmiştir, alenen ortadadır, açıklanması için zaman gelmiştir, gibi anlamlar içermektedir.

1.     Ha, Mim.

Kur'an Arapçasında bir birinin zıttı olan iki harftir. Sesli ve sessiz gibi algılayabilirsiniz. Yani bir çift ZITLIK ifade etmektedirler. Bu, birinci ZITLIK dir.  Sakin ha bu ilk ZIT cifti unutmayınız.

2.     Rahman ve  Rahimden indirilmistir.  

Yüce Allahin iki sıfatıdır ki birbirinin zıttı ifadeleri içermektedir. Rahman sıfatı, yarattıklarına bu dünya yaşamında merhamet eden ve Rahim sıfatı da, itaatkâr insan öldükten sonra kıyamet de ona merhamet eden demektir. Bu da ikinci ZITLIK  tir.  Yani RAHMAN ve RAHIM sıfatlarının içeriği birbirinin tamamen ZITTI ifadelerdir.

3.   Bilen (bilgisi olan, bilim adamlarının bulunduğu) bir toplum, millet, gurup insan için ayetleri (anlamları ve

 ifadeleri) apaçık açıklanmıştır (gizlisi saklısı, yani mutesabihligi yoktur artık) . Arapça okunan bir kitaptır.

4.     Müjdeleyici ve korkutucu olarak gönderilmiştir. Fakat çok insanlar yüz çevirmektedirler, iste onlar işitmezler.

Müjdeleyici ve korkutucu ifadeleri ise UCUNCU BIRBIRININ ZITTI IFADELERDIR, KELIMELERDIR.

5.     Dediler ki; “ Bizi çağırdığın şeye karşı  kalplerimiz kılıflar içinde, kulaklarımızda ağırlık ve seninle bizim aramızda bir perde var. Sen istediğini yap, bizde istediğimizi yapacağız.

Kılıflar içinde.....  kulaklarında ağırlıklar ......  mesafe.... bu ifadelere çok dikkat ediniz lütfen....

Bu üç (3) fiziksel ifade Arapça lisanin içinde en mükemmel bir bicimde bilimsel müthiş önemli bir sureci 6.Y.Yil cahil Araplarına ve O devrin kültürüne karşı nasıl kamuflaj ediyor, birlikte göreceğiz..... < 50 senedir FIZIK benim hayatimdir, aşkımdir, benim hala aklim alamıyor bu kadar engin, bu denli mükemmel bir açıklamayı ki: bunu sadece Alemlerin Rabbi yapabilirdi >.....

Bildiginiz gibi kulagimizin ses titresimlerini duymasinin temel technigi, agirlik etkilesim techologysine dayanir; ve,

“ Aramızda mesafeler var “ ifadelerinin  gerçek bir kombinasyonu,  bakin ki bize neleri anlatacak. Yeterki Aklin matematiğini kullanmayı becerelim.

6.         de ki “ bende ancak sizin gibi bir insanim. Bana Tanrınızın bir tek Tanrı olduğu vahiy yediliyor. O’na doğrulun. O’ndan mağfiret (af) dileyin. O’na ortak koşanların vay haline!..

DIKKAT !.. 

7.     Onlar ki zekâtı vermezler ve onlar gelecekteki ahiret  gününe (gerçek anlamda hayatin başlayacağı güne de ) inanmazlar.

8.     İnanıp iyi isler (faydalı çalışmalar)  yapanlara gelince, onlar için kesintisiz bir mükâfat vardır. 


Bu kısma kadar,  7. ve 8. ayetlerde DORDUNCU ZITLIK ifadeleri ayrı olarak açıklandı. Bu demektir ki su ana kadar 4 ayrı zıt kelime içerdiği mevzuyu açıklamak için kullanıldı.

9.     De ki; “ Siz mi arzı (bu ARZ kelimesi yalnız Dunya veya Yer demek değildir, ve  evrendeki tüm madde de Kur’an dilinde ARZ olarak anlatılmaktadır. Yani gravitasyon ektisi olan her şey ARZDIR ki her bir atomun gravitasyon kuvveti vardir) iki günde Yaratan’a nankörlük ediyor ve O’na eşler koşuyorsunuz” O, alemlerin Rabbidir.

DIKKAT !!!...

10. Arza, üstünden ağır baskılar yaptı.   Onda bereketler yarattı ve onda arayıp soranlar için gıdalarını tam DORT günde takdir etti…. (DIKKAT!...sanki ayetin sonu gelmiyor gibi, veya daha devami var gibi bir anda kesilmektedir…).

iste, " USTUNDEN AGIR BASKILAR YAPTIK "  H+H+O (H2O) atomlarini bir arada sivi olarak tutan KUVVET....

11. Sonra, duman ( Duhhan, ince, masif, gözle görünmez duman, gaz gibi bir şey demektir) halinde olan göğe yöneldi, ona ve arza “ isteyerek veya istemeyerek gelin” dedi. “ isteyerek geldik “ dediler.

Gaz halinde olan göğe yöneldi ve önce ISTEYEREK (olumlu fiil) ve ardından ISTEMEYEREK (olumsuz fiil)  gelin ifadeleri, yani kelime-anlamı kronologysine çok dikkat edin lütfen......

HH ve O serbest haldeyken birbirlerine karşı hiçbir reaksiyonları yoktur ve olamazda. Ancak herhangi nedenle bir araya gelip bir molekül oluşturduğu an, aralarında bir zıtlık veya reaksiyon ve elektromanyetik ve kimyasal bir faaliyet başlar. İşte bu nedenle SU durmaksızın TITRESMEKTEDIR......

İste bu titreşimin, bu aktivasyonun adi; HAYATTIR....

Yine Kur’an/ Enbiya 30: _  Gökler ve yer bitişikti, Biz onları şiddetle (apansız, çok kısa zamanda, şedit bir kuvvetle birdenbire) ayırdık, hayati (canlı)  olan her şeyi sudan yarattık.."…
Biz yine esas konumuza devam edelim:

ISTEYEREK, serbest halde ve evrende 92.7% oranında bulunan gazin adi  moleküler hidrojendir (H2).....  

ISTEMEYEREK, bu iki kelime arasında yaratılan SU artık ciddi bir faaliyet içerdiğinden ve şu anda bile suyun durmazsın hareket halinde olmasının nedeni burada yatmaktadır ki: İngiliz bilimcisi Brown da suyun durmaksızın hareket halinde olduğunu bir dizi polen tozları deneyleriyle kanıtlamıştı.

KISA FAKAT COK ONEMLI BIR ACIKLAMA:
Arza, yani Dünyamıza dişardan orantılı, yani ölçülü ağır baskılar uygulandı ve be nedenle SU bu gezegende SIVI olarak bulunmaktadır. Şayet bu baskı kuvvetleri kaldırılır ise,  dünyamızdaki SU kendisini bir anda uzaya kaptıracaktır!!!....

Bu baskı kuvveti Ayda veya Marsta yoktur... bu nedenle; deney amaçlı Marsta açığa bırakılan  SU bu gezegenlerde bir anda aniden atomlarına ayrışıp dağılacaktır....

Bir litre su alin elinize ve sadece 100 km yukarı cikiniz!!!... elinizdeki su bir anda gas olarak uzaya kaçacaktır...çünkü dişardan uygulanan baskı kuvvetlerinin etkisinden çiktiniz....

BU GEZEGENDE SU ANDA BU IFADELERIME VE BU KISA YAZIMA ITIRAZI OLAN FIZIKCI BIR TEK DAHI OLSUN: BIR BILIM ADAMI VARMI DIR? Ancak akli başında fizikçi bilim adamlarını kast ediyorum....

12. Böylece onları, iki günde (burada sozu edilen “ gun “ bizim dunya zamanimiz değil, evrenin günüdür) yedi gök olarak yaptı, imal etti ve her gök ehline, (her gök katinda  yasayanlara ve maddesel faaliyetlere) emrini vahdetti (yani, yarattığı her şeyin programını yaptı)  Biz, en yakın göğü lambalarla donattık ve onu (çökmesin, büzüşmesin diye) koruma  altında tutuyoruz.  işte bu GUCLU ve BILEN (bilimci) nin takdiridir.

Fussilet 1nci ve 12nci ayetleri kombinasyonu 4 adet ZIT kelimeyle bizi bu noktaya kadar getirdi. 

Su noktaya çok dikkat etmenizi isteyeceğim. Neden 12nci ayetin sonunda Yüce Allahin GUCLU ve ALIM sıfatları kullanıldı?  Neden diğer, Rahim veya Rahman veya Aziz gibi sıfatları kullanılmadı? işte Kur’ani anlamanın bir diğer şifresinde budur... ayetlerin sonunda kullanılan Yüce Allahin sıfatı ayetin bilimsel en gizemli konusunu yönlendirir.


Kendisini alimi ulama ilan eden hokkabazlar 1400 senedir Kur’ani ne amaçla okudular acaba? Mezarlıkta okuyup cesetlere sevap mi sattılar...

Suyun gaz haline getirilmesi hemen her lise fizik laboratuvarında bile yapılabilir ve tanktaki basınç  63 PSI değerini bulduğu anda ise gazin bir anda tekrar  SU haline geldiğini hemen hayretler içinde kalarak gözlemleyebilirsiniz.

DIKKAT !!!..

13. Eğer ( be gerçek bilgiyi öğrenmez de ) yüz çevirilerse, de ki’ Ben sizi  AD ve SEMUD un başına düsen yıldırımlar gibi bir yıldırıma karşı uyarıyorum “...

AD kavmi olarak anlatılan millet, ATLANTISDEN başka hiç bir şey değildir ve bunun tüm bilimsel verilerini < Dünya Atlantis’in Akıbetine Gidiyor > adli kitaplarımda açıklıyorum. Ve Atlantis bir TURK yurdu ve Milletidir...

Bu kısa yazımı, lütfen bir kaç kez tekrarlayarak okuyunuz, ve  duygulanacaksınız ki, artık aklin matematiğine zihninizde işlerlik kazandırıyorsunuz.... Sizde Kur'ani okurken duygulanacaksınız... gerçeği, gerçek bilimi, gerçek matematiği  duygulanacaksınız...  Kur'an sizinle konuşacaktır.... yeter ki okuma için değil, anlamak için okuyunuz... anlamak içinde değil... anladığınızı yasamak için okursanız Kur'an sizinle konuşacaktır... işte gerçeğe ulaşacağınız ilk ve en önemli etmen budur....

Kur’a herhangi bir kitabin veya şeyin adi filan değildir. Kur’an ; okunulacak, duraksamadan  okunulması gereken, okuma ve öğrenme faaliyetlerini  aktif tutan, okunulacak, vs, gibi fiilsel anlamlar içermektedir ki zaman içinde bizim psikolojik algılamalarımız çerçevesinde biz buna KITAB dedik..  Zaten, KITAB kelimesi de özünde,  rafta duran kâğıt tomarı değil, bilgisel faaliyetler kaynağı değil midir?

DIKKAT !..

Bu 12 ayetlik kombinasyon, ayni zamanda atomların nasıl yaratıldığını da açıklamaktadır. Fakat su anda konumuzun  dışında olduğu için burada değinmeyeceğim. Zaten bunu 1167 sayfalık  << Evrende zaman ve hayat, ışıldayan ve titreşen atomlar >> adli eserimizde açıklığa kavuşturduk...

SU BU GEZEGENE NASIL GETIRILDI ?

KUR’ANI KERIM 1400 YIL ONCE YAZIYORDU... 1977 DEN BU YANA DA GIRTLAGIM PATLADI ANLATA ANLATA...

BANA INANAN TEK KISI BULAMAMISTIM... ANCAK JONY veya SOLOMON SOYLEYINCE YAYINLANIYOR....


ABD’li bilim insanlarına göre dünyadaki yaşamı göktaşları getirmiş olabilir.

Bu gerçeği 1977 senesinden günümüze kadar sayısız Üniversiteye ve NASA ya gönderdiğim yazılarla açıklamaya çalıştım. 1999,  Ağustos 29. günü Internet de NASA bir açıklama yaptı.... !!!...

Benim senelerdir gönderdiğim yazılarımı evirmiş cevirmiş (aynen, her nasılsa profesör etiketinin yakasına takmış  Yasar Nuri Öztürk adli şarlatanın 1990 tarihinde yanıtlanan kitabımdan çalıntıları gibi) suyun bu gezegene nasıl geldiğini Texas da tesadüfen bulunan helit kristalleri içeren taşlardan olduğunu yarim yamalak anlatmaya çalışmıştı... Akabinde NASA ya ağır yazılar gönderdim. Ve NASA, ne bana bir açıklama yaptı ne de bu konuya devam etti. Neden mi? Çünkü onlara verdiğim bilgi tam değildi ve onlarda bunun açıklamasını tam yapamayacaklarından susmayı tercih ettiler...

NASA bunu neden mi yaptı? Çünkü bu gerçeği bize Kur’anin açıkladığı yazmıştım... NASA buna evet der mi hiç ?...

Fakat diyecektir...... evet, tüm Dünya Kur’an gerçeğine EVET diyecek ve itaat edecektir... ta ki göğün aşikâre olarak getireceği ve mesamata kadar isleyen yakıcı (yüksek energyli radyoaktivite) dumanı görüp tadınca “EVET ” diyecektir...

ve sen hala UYUYORSUN,  Türk gençliği?

Temmuz 04 / 2004 de NASA’nin yaptığı deep impact deneyi ve ortaya koyduğu net kanıt: 1400 yıl önce gelmiş KUR’anin kanıtıdır...

Bu deneyin asli benimdir, bilginin yegane kaynağı ise KUR’ANDIR.  
Kur an / Bakara / ayet 74; Sonra bunun arkasından yine kalpleriniz katılaştı, şimdi de taş gibi, ya da taştan da beter hale geldi. Çünkü taşlardan öylesi 

var ki; içinden nehirler kaynıyor, yine öylesi var ki, çatlıyor da bağrından sular fışkırıyor, öylesi de var ki, Allah korkusundan yukardan aşağılara düşüyor, yerlere yuvarlanıyor... Ve sizin neler yaptığınızdan Allah gafil değildir.

VE RUM SURESI AYET 24: Yine O'nun ayetlerindendir ki, size hem korku ve hem de umut vermek için şimşeği gösteriyor. Ve gökten bir su indiriyor da onunla yeryüzüne ölümünden sonra hayat veriyor. Şüphesiz ki bunda aklını kullanacak bir kavim için nice ibretler vardır.


LUTFEN bu ayeti çok dikkatle okuyun ve SUYUN nasıl bu gezegene geldiğine şahitler olun....

işte SU bu ayette açıklandığı gibi özel kolilerle (meteorlarla) dünyaya geldi ve hala SU taşıyan kayalar dünyamıza gelmeye devam etmektedir.... eksiği tamamlıyor ve  gezegenimizdeki SU miktarını, yani dengeyi sabit tutuyor.....

Her akli basinda olan insana soruyorum: Güneş sisteminde meteor kuşağı sadece Jüpiter ve Mars arasındadır... Neden Venüs ve Jüpiter değil, neden Mars ve Dünya arasında değil de sadece Jüpiter ve Mars arasındadır?  Bu akılsız bir tesadüfümdür? Yoksa alemlerin RABBI olan Yüce ALLAHIN, Bedii olan, Latif olan, ALIM olan Yüce Allahin takdirimindir?

Lutfen; Kur’an/ Bakara / 74 ve  RUM SURESI AYET 24; okuyun okuyabildiğiniz kadar...

"Yere, ölümünden sonra (önceliği lav halinde olan her kütle mutlaka ölüdür, onda asla  canlılık olamaz ve soğuyarak kabuk bağladı) Gökten SU indirdik te O'na hayat verdik"

Lav halinde olan gezegendeki her sey ölüdür değil mi...

Okumak için değil, anlayıp, anladığınızı yasamak için okuyunuz lütfen...

NASA’yi Mahkemeye veremedim… gücüm yok…. Ancak sordum…
Dünyaya SU meteorlarla geldi… Bunda hiç bir şüphe yoktur ve olamaz…benim keşfimi siz kanitladiniz….


 Ancaaaaakkkk : O SUYU O meteorlara kim nasıl, hangi technologyi ile doldurdu?
Zamani geldiğinde bunuda aciklarin Rabbimin iziniyle…

Sizlere şiddetle tavsiye ediyorum,

  1. Fusus el Hikem / Genc Osman Cevirisi / Muhyiddin Ibn Arabi
  2. Kessaf / Zemahseri  KUR’AN tercümesi,
  3. TuncDerililer / Büyük Göçler/ Cemil Haluk Tanju. 1121 Dünya Türkoloji’sinin hazırladığı devasa bir eser... gerçeklerin eseri... Fakat 1963 ten sonra ISMET I-T-O-N-U denen vatan haini ve Atatürk düşmanı mahluk bu kitapları toplattırdı ve bir daha basılamadı.  

Bu kitapları hemen bulun ve defalarca okuyun, öğrenin ve öğretin ... Bu milli ve Dini bir ödevdir.

Saygılar sunuyorum... 

20 yorum:

  1. Bakara 74 çok ilginçmiş ve ''ölü yerin canlanması'' kavramına da farklı bir bakış açısı getirmiş.

    Mark bunu foruma koyuyorum, link veriyim mi?

    YanıtlaSil
  2. Mark direk link olarak koydum foruma haberin olsun. Benim pc'de sorun var, bu kadar uzun yazıları tamamen kopyala yapıştır yapmam uzun sürüyor biraz. Hem ben hepsini oraya tek renk olarak koyarsam kimse okumaz, sıkıcı olur yani. Burada daha iyi okunur.

    YanıtlaSil
  3. Mark foruma gelsene artık, Eliaa'da gelmeni istiyor. Bir de foruma akp'liler felan gelmeye başladı. :D

    YanıtlaSil
  4. Hahaha harbiden ha :D bizim gibilere ihtiyaç var. Gel marko sen olmayınca sevemiyorum forumu

    YanıtlaSil
  5. Şu başlığa gelsenize --> http://vekilsizmeclis.com/viewtopic.php?f=4&t=3009

    Mark sende olmazsa buradan cevap verirsin, ama gelsen iyi olur. Zaten eskilerden pek giren bile kalmadı.

    YanıtlaSil
  6. Nate akp'liler falan gelmeye başladı ne amk :D Adamlara kanserli muamelesi niye yapıyosun lan. Foruma gelmem kanka gerek de yok saçma sapan hesap kitaplar yoruyor harbiden. Sadece din konusu diyodun o da sorunlu, bi başlık açıyordum millet cevap vermek yerine haklı çıkmak kavgasına girişiyordu. Elli bin kere diyorum bildiğini bırak, kus buraya sonra millet kendi kararını kendi versin ama iş bambaşka yerlere gidiyordu. Anlayacağın öğrenirken de iş farklı yere gidiyor bu defa sinir sistemini bırakıyon oraya. İşin pis yanı kafamda bir ton soru oluşuyor ben hiçbirini kaçırmamk için not ede ede tek tek araştıra araştıra ilerlemeyi tercih ediyorum, bağı doğru kurabilmek için olayı bütün görebilmek için ama o tip bir tartışma ortamında bu imkansızlaşıyor. Onun için birkaç tane okuyucu olarak takip ettiğim forum var onlara bakıyorum. Yine din konusunda felsefe konusunda tartıştığım kişiler var en azından istediğim minvalde tartışabildiğim kişiler onun için rahatım. Sizinle zaten burdan ya da twitterdan görüşürüz, danışırız. Başlığa da baktım ben o sorunun yegane cevabının irade eksenli verilebileceğini düşünüyorum gerisi çıkmaza sokuyor. Tanrı iradeyi yarattı iradenin de her tür getirisi olması normal çünkü iradenin kusursuz hakkını vermek sadece tanrının işidir, diğerleri zaaflıdır.Bu noktadan başka hiçbir noktadan yürüyerek mantıklı sonuç bulamazsın.

    YanıtlaSil
  7. Neden yarattı konusuna gelirsek de sürece bakmakta fayda var. İnsana her hak tanınıyor izin müsade veriliyor, herşeyi yapmasına izin veriliyor sonra insan geliştikçe tanrının lafına geliyor, tanrı da gördünüz mü kral benim diyor, iradeye de diz çöktürüyor karşısında. İradesi ile yüz çevirenler ise kendine etmiş oluyorlar falan. Oyun adamın oğlum ister yaratır ister yok eder ben kendime bir alan bulmuşum keyfime bakarım aga :D Deniz, kum, kızlar ve soğuk bira oh bu yıl bir de dünya kupası var daha ne olsun amk banane neden yarattı :D

    Şaka bi yana şurada cevabı olacaktı bu sorunun; http://www.istekuran.com/index.php?page=kader-alin-yazisi

    Özetle Allah'ın bazı sıfatları var bu sıfatların tecelli etmesi için yoktan var etmeli vardan da birşeyler oluşturmalıdır.

    YanıtlaSil
  8. akp'liler harbiden kanserli gibi değil mi yanlız. :D Yahu adamlar gelip sırf tayyip'i göklere çıkarmak için ve Atatürk'ü kötülemek için geliyorlar, bir şey öğrenmek için değil yani. Bana göre bu adam ruh hastasıdır. :D Yoksa bir insana tuttuğu parti yüzünden kin beslemem ama hep beyinsizler geliyor. Malın biri gelmiş bugün ''23 nisanı aslında Atatürk bulmadı'' felan diye salak salak şeyler yazmış, daha ilk mesajı.

    YanıtlaSil
  9. Şu başlığa da baksana hazır cevap vermişken. :)

    http://vekilsizmeclis.com/viewtopic.php?f=4&t=3158

    Normalde yazıyı kopyalardım ama verilen cevaplara da yazdığım için konuyu bütünlük içinde okursun orada.

    YanıtlaSil
  10. Bilmiyorum nasıl kişiler olduklarını oradakilerin ama sen diyosan doğrudur amk :D

    cennet cehennem meselesinde bana bulaşma çok doluyum bir ton sure ayırdım iyice derinleşmek için bu konuda çok ortadayım bildiğim en net şey bilgi ile cennet kavramının birlikte değerlendirilmesi.

    Bir de forumdaki başlığına bakmak için girdiğimde başka bir başlığını gördüm psikolog mu olacan lan. Lan nate zaten sorunlu olan adamların derdini x5 yapar eve yollarsın bulaşma amk.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abi psikolojiyi yeni keşfettim, bana uygun olabilecek bir meslek. Son zamanlarda farklı insanlarla iletişim kurmak istediğimi farkettim, yoksa doktorluk felan pek umrumda değil. :D Ama bu durumda da üni. felan okumak gerekiyor bunlar bana hep ters işte. :D

      Sil
    2. Aslında bazı meslekler için üniversite puanından ziyade istek ve yapabilirlik gibi kriterler olmalı. Sırf sınavda yeterli puanı aldı diye konuşma kabiliyeti bile olmayan adamları psikolog yapıyorlar ayar oluyorum genel olarak tüm mesleklerde geçerli bu. 6 yıl okuyup doktor oluyorsun ama hasta insanlara tiksinerek bakıyorsun falan böyle karakteriyle uyuşmayan mesleklere yönelmemeli insanlar. Eğitim sistemimiz komple değişmeli. Kişisel becerileri, karakteri göz ardı edip hadi çocuklar alın bunları ezberleyin hanginiz daha çok ezberleyebilirse o en birinciniz olur istediği mesleği seçer. Yok paşam bu devran bu kafalarla yürümeeez.

      Sil
    3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
  11. Lan zaten burada yorum yapıyorsun gel orada da yap ne farkeder ben sorunlu tiplerle uğraşmama kararı alıp girdim arada yazıyorum bikaç şey gel işte. Ben istiyorum gelmeni gelmez misin yine

    YanıtlaSil
  12. Yok abi ben foruma falan girmem, tatsız işler daha da ısrar etmeyin da. Nate eğer baban anan zengin değillerse si si okucaksın oğlum üniyi. Şerefsizim hayatının pişmanlığını yaşarsın var öyle tipler etrafımda zombi gibi dolanıyolar. Ne kendilerine vakit ayırabiliyolar ne maddi sıkıntılardan kafalarını kaldırıp başka şey düşünebiliyorlar. Ben bütün hayatımı kendime ayırabileceğim zaman üzerine kurmuştum o yaşlarda sen de öyle yap. Eğer varsa maddi güvencen o zaman bildiğini oku ama yoksa maksimum zamanı kendime nasıl ayırabilirim üzerinden bir bölüm seç ve elbette gelir sıkıntısı da yaşatmayacak bir bölüm ondan sonra da şu Kuran araştırmaya ayırdığın vaktin 5 te 1 ini ayır her gün bak bakalım kolay mı zor mu. Sakın okumamak gibi bir hataya düşme bir ömür pişmanlığını yaşarsın zaten Allah'ta tembel adamı sevmediğini söylüyor onu diyeyim. Sadece ilgi alanını ve hedefini iyi belirle.

    YanıtlaSil
  13. Abi herkes ısrarla oku diyor da, hiç içimden gelmiyor ya. :( Kitabın kapağını açtığım anda hevesim kaçıyor. Geçen gün biraz bakıyım dedim, 5 dk. sonra kendimi kardeşimin oyuncaklarıyla oynarken buldum. :D Yıllarca zorla aynı şeyi yapınca bir süreden sonra tiksinti geliyor insana.

    O zaman ben de basit bir meslek seçmeye çalışıyım. Senin önerin var mı? Yani hem basit (kendime zaman kalacak) hem de iyi gelir sağlayan bir meslek.

    YanıtlaSil
  14. Yav arkadaş bende bu kafayı anlamıyorum he. Tamam eğitim sisteminin ne bok olduğunu hepimiz biliyoruz da, olay buna tepki olsun diye cahil kalmak mıdır amk. Bence bu tembelliğin bahanesi oluyor. Ben 1'i aöf olmak üzere 2 defa üni bıraktım ona rağmen kovalıyorum, belki komik gelecek ama aöf de olsa sosyoloji okuyayım diyorum bi taraftan. Abi zaten manyak gibi okuyoruz, çalışıyoruz olayları kavramak için ki bu bence dünyadaki en güzel şey. Arada 2-3 saat derse ayırsan sana yeter de artar bile. Meslek olarak bende geçen gün psikoloji bölümünü araştırdım ha internetten bi kardeşimiz için. Bence psikolog olabilirsin gayet makul bir meslek. Bakma ben takılıyorum milleti hasta edersin diye. Kuranla tedavi yöntemleri geliştrirsin kanka ahahahaha. Adam cindi melekti derken komple sıyırır ilk sana baş vurduğu derdini unutur amk. Bu defa da Kuran'ı anlayamıyorum diye gelirse de bana pasla hacı herifi poşetlik yapıp gömeriz amk :D

    Bunun dışında orman mühendisliği önerebilirim yakinen bildiğim ve paso yatışta olan akrabam var. Sana bir oda bir de araba verirler dağ bayır teftiş sonra yatış yaparsın. Ormanlara gidip geldiğinden beyne oksijen de bol gider vahye açık olursun amk :D

    YanıtlaSil
  15. Hahaha. :D

    Abi orman mühendisliğini ben de duydum, bir de okuması da kolaymış. Olmaz da onu araştırayım ama psikoloji de yan meslek olarak güzel duruyor, bence insan psikolojisini öğrenmek lazım diye düşünüyorum.

    Bu arada ben okumamayı tepki olarak söylemedim. Artık sürekli ders çalışmaktan sıkıldım sadece, yani bu insan doğasında olan bir şey, bir şeyi istemeyerek yıllarca yaparsan bir süreden sonra tiksinmeye başlarsın. Yani onu sisteme tepki olarak yazmamıştım, normalde bana kalsa tabi güzel bir meslek okuyup iyi yaşamak isterim ama içimden gelmiyor işte, tiksindim yani artık.

    YanıtlaSil
  16. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil