Twitter Facebook

12 Ocak 2014 Pazar

KURAN 19 MUCİZESİ (SEKAR)

Selam insanlar, ben burada 19 mucizesinden bahsetmediğimi fark ettim. O zaman bi içimdekileri dökeyim istedim. Şunu vurgulamak istiyorumki bu 19 mucizesi yoktur diyenler benim için kuranın tanrı sözü olma hanesine +1 yazma sebebidir amk. Çünkü sure aynen böyle diyor (az sonra gösterecem) ve harbiden böyle insanlar var amk ya. Neyse paşam ilgili sureyi uzunca alıntılayacağım ve sana olabilecek en açık şekilde göstericem eğer göremezsen bilki sen yarra yedin olum aha bak bu kadar net söylüyorum, sen bunu göremezsen gerçekten kalbi sikişken bir yavşaksın. Baştan diyorum sonra orospu ağzı yapma bana, vardı yoktu muhabbetinde zerre kadar tartışmaya girmem. Bu 19 mucizesi var diyenlere saldıran salakların argümanları hep aynı amk. Yok efendim tesadüfmüş, yok efendim başka rakamlarla birçok şey bulunurmuş falan fıstık. Ulan amcık ağızlı kaç rakam için sure gördün sen? Suresinin başından sonuna vurgu buna zaten dingil, beynini kime sattın? Neyse benim dediğim gibi ben mal tayfayla tartışmam çünkü sure çok açık ekstra diyebileceğim birşey yok görmüyorsa zaten maldır, kalbi sikişiyordur.

Tartışacağım bir konu varsa o da kim yaptı? Tanrı dışında birilerinin yapmış olma ihtimali varmı? Varsa bunların kökleri nereye dayanır, teknolojinin bu şekilde evrileceğini nasıl bilebilirdiler? zira surede bildiğin bilgisayara atıf var! Neyse bu ve bunun gibi birçok soru bende mevcut, ancak söylediğim gibi bir tek gerçek var o da bu sureyi yazan kişi, güç çok şeyler biliyor, hiç kimsenin bilmediği şeyler.


Başlıyoruz aynen apaçık şekilde açıklayarak gidecem zoruna gidenin borusuna gitsin...



MÜDDESİR (GİZLENEN) SURESİ

Daha kafadan surenin adına bak ''gizlenen''.

Bakın bu surenin indiği döneme ait bir ton mesajı var sanki sadece bu güneymiş gibi anlayamazsın işte biz buna müteşabih (birden fazla benzeşmeli anlam) anlatım diyoruz. O döneme anattığı ile sana anlattığı aynı şey değil mal. O dönem yaşayanlarda sendeki veri yoktu dünya dönüyor yerinde durmuyor. Ben ağılıklı günümüz insanına olan mesajlara değineceğim.

1.         Ey dış giysisine bürünen!

2.         Kalk! Hemen uyar!

Kalk ve uyar artık bunu açıklamaya lüzum yok sanıyorum. Sen çok yattın kalk uyar. Neden çok yattı? Çünkü din cübbeli, feto gibi vs... ruh hastalarının ellerine kaldı.

3.         Ve hemen Rabbinin en büyük olduğunu ilân et!

4.         Ve hemen giysilerini temizle!

5.         Ve hemen pisliği uzaklaştır!

3'üncü ayette yöneticinin büyük olduğunu ilan et diyor, neden yönetici ''rab'' sıfatı çünkü yöneticiliğin gereği olarak yaşayan kitaba vurgu var bu surede çok ince bakacaksınız evlatlar. Giysilerini temizle, pisliği uzaklaştır kısmını tevbe suresindeki ayetlere ima olarak görenler var ben buna çok katılmıyorum aslında bundan ziyade geniş bir mesaj bu sana atılan iftiraları uzaklaştır tipi 2 ayete değil komple kitaba yapılan muameleye bir gönderme. O 2 ayet konusunda ise birşey demek istemiyorum baya karışık bir mevzu ve iki tarafın iddiası da mantıklı amk malesef, demekki bu konu ileride bir şekilde çözüme kavuşturulacak ben böyle düşünüyorum.


6.         Ve çok bularak başa kakma yaptığın iyiliği!

7.         Ve yalnız Rabbin için sabret!

Çok bularak başa kakma yaptığın iyiliği bu reşadın tavrı başta olmak üzere tüm 19'u görenlere olabilirmi lan. Ve genellersek de herkese tabiki. Ve sabret uyarısı. Bu arada ''sabr'' kelimesinin anlamı bilineninden farklıdır. Sebat, kararlılık tarzında bir sabr'dır bu. Kolaya karşı zoru seçme anlamında. Örneğin bir çeyrek kokoreç alacak paran vardır, çok açsındır yanına biri gelir az versene der. İşte ona içinden siktir çekip, dışından gülümseyip, ucundan bi parça verme. Veriyosan bölüş adam gibi. Sabr budur.

8.         Çünkü o boruya üflendiğinde,

9.         işte o gün, çok zorlu, çok çetin bir gündür.

10.        Küfre batmışlar için hiç de kolay değildir.

Ahirete uyarı. Bu boruya üfürme meselesini de merak etmiştim baktım en nakuri diyor. ''Nakur'' didiklemek, işaret vermek gibi birşey. Boruya üfürmek de o işarete artık vaktin geldiği bilgisini vermek.

11.        Benimle, tek olarak yarattığım kişiyi baş başa bırak!

Aha şov başlıyor, şimdi dikkat ultimatomlara.

12.        Hesapsız bir mal verdim ona.

13.        Şahitler olarak oğullar verdim.

14.        Alabildiğine imkânlar döşedim onun için.

15.        Tüm bunlardan sonra hırs ile Benim daha da arttırmamı istiyor.

16.        Hayır… Hayır… Olmaz öyle şey! O bizim Âyetlerimize karşı bir inatçı kesildi.

17.        Ben onu sarp bir yokuşa sardıracağım.

Şahitler olarak oğullar ifadesine dikkat çekmek istiyorum evlat sahibi olmak büyük delillerden olarak belirtiliyor. Bakalım ne tür bir sarp yokuşa sardıracak onu!


18.        Düşündü ve ölçü koydu.

19.        O mahvoldu. Nasıl bir ölçü koydu!

20.        Yine o mahvoldu. Nasıl bir ölçü koydu!

21.        Sonra baktı.

22.        Sonra yüzünü buruşturdu, kaşlarını çattı.

23.        Sonra, arkasını döndü ve böbürlendi.

24.        Şöyle dedi: "Bu, rivayet edilerek gelen bir büyüden başka bir şey değil."

25.        "Bu, beşer sözünden başka bir şey değil."



Düşündü ve ölçü koydu! Mal senin ben matematik hocalarının alayına sokayım. Neye diyor bunu? Neye ölçü koyuluyor amk davarı? Sığırmısın, malmısın, körmüsün ne ayaksın lan? Arkanı dönüp böbürlendi şerefim üzerine söylüyorum hepsi aynı model ve aynen bu tavrı gösteriyorlar. İster ateist olsun, ister hurafe islamcı olsun pis gülüş aynı, aşağılama aynı, tepki aynı amk.


26–30.     Onu [Kur'ân beşer sözüdür diyeni] yakında Sekar'a yaslayacağım. Bilir misin nedir Sekar? O [Sekar] bırakmaz [baki kılmaz] ve de terk etmez. [yok, etmez] O, beşer için fevkalâde levhalar yapandır. [insan derileri için yakıp kavurandır] Onun [Sekar'ın] üzerinedir on dokuz...


Hobaaaa işte şimdi asıl dava başlıyor.

Bakın aynen sekar kelimesinin sözlük karşılığını veriyorum dikkat!

Sekar: Sekar 'ın kök anlamı "Sıcaklık beyne acı verdi" demektir.

Vayy beyine acı veren bir sıcaklık. Beyne acı veren şeye yani sekar'a yaslanan kim? Kuran bir beşer sözüdür diyen. Şimdi müteşabih anlatımı görenler parmak kaldırsın? Göremeyenlere de ben anlatayım burada sekar nedir bilirmisin denildiği andan itibaren burada bu kelimeye anlam yükleneceği apaçık belirtiliyor dahası yok, o ayet orada gereksiz değil amk.

1- Onu ben sekar'a yaslayacağım yani bilgisayara koyulmuş kuran'a.
2- cehennem (cehennem nedir konusu oldukça tartışmaya açıktır paşam fiziki acı kesin ama şöyle düşünün küçük çocuğunuz elinizi bırakıp karşıdan gelen kamyonun altında kalsa siz bedenen bir darbe almadığınız halde bedenen de acı çekersiniz bu sebeple cehennem kafalarınızda kurulan saçmalıktan çok uzak birşey).


Şaşırdın biliyorum dur bi sözümü bitireyim amk.


- O, beşer için fevkelade levhalar yapandır(deriyi yakıp kavurandır)!

Müteşabih anlatıma bak lan nasıl görmüyorsunuz olum deli etmeyin lan adamı. Levhalar yapmak! Durun bakalım levhalar nedir ne değildir.


''levh'' sözcüğü tahta demektir. Ayrıca ağaç veya başka bir nesne fark etmeksizin üzerine yazı yazılan şey demektir! Ulan 1400 yıl önce bilgisayar başka hangi kelimelerle anlatılırdı ben bilmiyorum paşam varsa üretebilecek biri gelsin buyursun. Yoksa anti tezin o zaman bana gel bu levhaların ne olduğunu açıkla! Ha ama yok ya sen açıklama şimdi senin ilmihal hocaların sana bir masal anlatmışlardır. amk ''cehennemde levhacı zebaniler'' adlı eserden paragraf çıkarırsın onun için siktir git.


Neyse ben devam ediyorum.


- Bilirmisin nedir sekar? O baki kılmaz ve terk de etmez!

Aha baki kılmayan ama terk de etmeyen şey nedir lan? Hem cehennem iiçin on numara anlatım hem bilgisayar için. Amk aletinin başında sabahlıyoruz lan :D


Yani pasaj diyorki madem bu kuran beşer sözüdür diyorlar, biz onları yakında bilgisayar denen aletle tanıştıracağız kuranı ona koyup bir baksınlar bakalım beşer sözü olabilirmi olamazmı. Siz sanıyormusunuz ki orjinal kuran diye bir kitap var? Ulan bu kitap 2 süreçten geçiyor indikten çok sonra. Secaretleme ve Harekeleme gibi 2 tane süreç atlatıyor. Ve ondan sonra gidin bakın orjinal mushafların nüshaların her biri birbirisinin aynımı? Değil işte amk, işte bu 19 oralara çeki düzen veriyor 1 elif fazla 1 elif eksiklere ayar veriyor ayar. Tamam reşad halife veya edip yüksel bazı konularda abartmış olabilirler ama onlara mürted diyenler yada mürted deyip ölüm fermanı verenler varya, eğer bu kitap bir Allah'tan geldiyse onlar, o adamların götünün kılı olamazlar kılı.


Ve hepsini geçtim üstüne gelen ayete bak aga ya bu ultimatom değilse ne amk ya.


31.        Biz cehennem yâranını hep melekler yaptık. Ve biz onların sayılarını da küfre sapanlar için bir imtihandan başka şey yapmadık. Ta ki, kendilerine kitap verilenler iyice ve apaçık bilsinler. İman etmiş olanların imanı artsın. Kendilerine kitap verilmiş olanlarla iman sahipleri kuşkuya düşmesin. Kalplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış bulunanlar da "Allah bununla neyi örneklendirmek istiyor?" desinler. İşte böyle. Allah dilediğini/dileyeni saptırır, dilediğini/dileyeni de doğruya ve güzele kılavuzlar. Rabbinin ordularını ancak O [kendisi] bilir. Bu, beşer [insan] için bir öğüt verici ve düşündürücüden başka şey değildir.


- Ve biz onların sayısını fitne yaptık! Bilgisayar bu kadar övüldükten sonra kime fitne olduğu açık.
- Kendilerine kitap verilenler apaçaık bilsinler! Evet tam 1974 yılında çıkıyor bu iş ortaya. 19 mucizesi gizlenen 74'ncü surede eğer geri zekalı değilsen anlarsın.
- Klaplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış olanlarda Allah bununla neyi örneklendirmek istiyor desinler! Rabbinin (yöneticinin, yönetmekte olanın) ordularını kendisinden başka kimse bilmez!

O halde bu reşad da babalar gibi ordunun askerlerinden biridir öyle yada böyle. Kitap apaçık böyle diyor yani eğer reşada edip'e bolca sallıyorsan bence sen ayna'ya bak yavrum yarrağı yemeye yakın olan sensin başkası değil.


32–37.     Hayır… Hayır… Zannettikleri gibi değil. Andolsun Ay'a, Andolsun geceye, sırtını döndüğünde; Andolsun sabaha, ağarıp ışıdığında ki o [Sekar] gerçekten en büyük [kanıtlardan] biridir. Beşer [insan] için bir uyarıcı olarak. Sizden, öne geçmek [ilerlemek] veya arkaya kalmak [geride kalmak] isteyen için.


Sekar neymiş? Büyük kanıtlardan biriymiş. Sizce Allah cehennemi kanıtlardan biri olarakmı gösteriyor burada yoksa bilgisayarımı? Karar senin ama şu sonraki ayete bakmanda da fayda görüyorum.


36 Beşer için bir uyarıcıdır! (beşer insan farklı kavramlardır cin,şeytan yazısında değindim buna burada beşer için bir uyarıcıdır olması kafanıza takılmasın kast var insanın aciziyetine yani etten kemikten yaratlmışı sınırlı varlığa bir uyarıdır deniyor, hep dediğim gibi ince bakın)

37 SİZDEN, ÖNE GEÇMEK VEYA GERİDE KALMAK İSTEYENLER İÇİN.

Lan daha nasıl anlatılır be arkadaşım ya embesilmisin manyakmısın sen ya.

Neyse ben gidiyorum ama bu sureyi bile kavramamış geri zekalılar varken ben asıl sorularıma cevap bulmak için tartışacak insanları nasıl bulurum onu bilemiyorum amk. Hadi eyvallah.

Ekleme:

Birde bu konuda kendi tespitim var ona da değinmek istedim. Neden 19 yani 1,9 olduğunu hiç düşündünüzmü? Ben düşündüm.

1 pozitif başlangıcı, tekliği ve hatta başlangıcın sebebi olmayı sembolize eden rakamdır.

9 ise ezeli ve ebedi oluşunu. eksiye doğru da artıya doğru da 9'ların bir sonu yoktur dolayısıyla 1 olan Allah başı ve sonu olmayandır.






13 yorum:

  1. Bir de şu Reşad isminin 19 kere geçmesi ile ilgili bir şeyler bulursan çok iyi olur. Yani bu adam peygamber mi yoksa sadece 19 mucizesi mi verildi. Bunları açıklığa kavuşturmak lazım diye düşünüyorum.

    Bir de şu başlığımda Reşad'ın namaz ile ilgili fikirlerine bir eleştiri yaptım;

    http://vekilsizmeclis.com/viewtopic.php?f=4&t=2261

    Yani adam peygamberse neden Kuran'da olmayan şeyler söyleyip ''bu namaz şekli İbrahim'den beri geliyor'' dedi anlamadım. Yoksa bu namaz şekli de mi vahyedildi diye düşünmek lazım.

    Bilmiyorum ben mi çok uçuyorum ama bu Reşad konusuna takıldım abi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olum nate ayrımları iyi yap ne peygamberi. Peygamberlik bitti artık kitap falan gelmeyecek. Bu adam bir vesile ve dikkat edersen çalışmalarının karşılığında bu 19 verisine ulaşan bir adam. Bu kişilere yüklenen anlamları boşver abi. Bunun adı nerde 19 kere geçiyor ben bilmiyorum. Geçiyorsa da adamın doğum tarihi bile 19 kasım ona bakarsan yani bunlar olabilir ama bu onu peygamber yapmaz. Bazılarıda mesela şu hicr suresindeki (16-17-18) olaya casus uydular diyorlar ki bende buna katılıyorum, şimdi bunu ilk diyende peygambermi oldu. Bu da baya sağlam bir delil.

      Dediğim gibi kanka ayrımları çok iyi yap reşad'da tıpkı bugün akıl ile din sorgulayanlar gibi dini sorgulayan bir adamdı ve eğer bir Allah varsa hak için mücadele ediyordu ki nitekim adam öldürüldü genelde böyle oluyor zaten en eskilerden beri.

      Namaz konusuna gelince de ben burada fikrimi paylaştım. Ritüelistik şekilci bir amacı olduğunu hiç sanmıyorum. Evet nasıl yapılmasının faydalı olacağı söyleniyor eğile eğile alçala alçala hem fiziken hem kalben ki sana belki garip gelecek ama alın bölgeni iyi incele baş ağrılarının sebebi belki az secde etmektendir :D Bunda ciddiyim alın bölgesinde var bir işler ne zaman alnımı yere yaslasam pozitif birşeyler oluyor, hissedebiliyorum amk komik gelmesin ama cidden fiziksel olarak hissediyorum.

      Sil
  2. Nate birde ne var biliyormusun bahsettiğimiz şey bir tanrı! Elde bir veri dimi adı da kuran. İçindekilere baktığımız zaman insanı şoklara sokan şeyler var. Varsayalımki bunu kökleri çok derin olan, teknolojinin nasıl gelişeceğini kendileri yapacakları için bilen bir kitle yazdı ve insan zihinlerine dahi etki ederek işte seçilmiş insanlar ayarlıyorlar falan. Bu ihtimalde dahi kesin olarak bir tanrı yoktur denemez! Neden biliyormusun çünkü o tanrı onların elleriyle yine kurar düzenini ve bu sanırım o kitleyi en çok şoka sokacak son olurdu :D Düşünsene ulan bunu ben yazdım hepsini ben yaptım diyorsun amma işin sonunda çıkıp tanrı diyorki sizinle oyun oynadım daha kral bir son göremiyorum.

    YanıtlaSil
  3. orkid'in cevabı;

    Farkında olmadan bir mucizeyi değil tam tersine Kuran hakkındaki bir tartışmayı buraya taşımışsın, konuyu hatırlamama vesile olduğun için sağol. Evet o karınca için kalet fiili kullanılmış, nitekim Kuran'da kadınlar konuştuğunda kalet fiili var. Fakat Hucurat 14'te ''iman ettik'' diyen Araplar için de kalet kullanılmış, oysa ''kalu'' olmalıydı. Daha da ilginci, Yusuf 30'da dedikodu yapan kadınlar için ''kale'' yani tekil 3. sahıs erkek zamir için kullanılan fiil var, oysa ''kulne'' olmalıydı, nitekim sonraki ayette yani Yusuf 31'de aynı kadınlar konuştuğunda olması gereken şekilde ''kulne'' var. Bu karışıklıkların sebebinin ayetler kağıda geçirilirken yapılan yanlışlıklar olduğunu düşünüyorum.

    Orkid'in bahsettiği hucurat suresinde ''kalet' var evet yani çoğul olduğu zaman birden fazla erkek için kullanılıyor ki bunu zaten belirtmişim. Bulunmadığım ortamda kendisine cevap verme imkanım yok ancak orada paylaştığı şey kendi kafa karışıklığı daha fazla arap dilini öğrenmesi gerekecek.

    Ali İmran 42 ve 45'te konuşan melekler için ''kalet'' kullanılmış.

    Aynen olması gerkeken yapılmış. Buradaki melekler ise vahiylerdir. Garabet bir dünya oluşturulduğu için kafalarda saçma sapan yerlere kayılması bana çok mantık dışı gelmiyor eğilim varsa yorumun da olur ama kitap sana yorum yapma hakkı tanımıyor yanlızca iman etme hakkı tanıyor. İman edemediğin konularda ancak yorum yaparsın. İman kesin bir bilgi ile kanıta ve delile dayalı kabul ediştir. Ben buna konuda iman etmiş durumdayım bu sebeple götümü gere gere konuşuyorum..

    Ayrıca İbrahim Suresi 10 ve 11. ayetlerde peygamberlerin helak edilen kavimlere yaptıkları konuşmalarda da ''kalet'' kullanılmış.

    Burada da ''resuller'' kelimesi var yani çoğul erkekler, geçmiş kavimlere bir anlatım var. Tek bir peygamberden değil çok peygamberin ortak söylemlerinden bahsediliyor.

    Uzun lafın kısası orkid senin açık aradığın yerlerde tam tersine cuk oturan dil kullanımı var dostum ben bu yollardan 500 kere geçtim bu sebeple senin nezdinde hepinize bir sözlük önereceğim bulun buluşturun 1000 yıllık bir sözlüktür bu.

    Ragıp El İsfahani, Müfredat, Kur’an Kavramları Sözlüğü, Çıra Yayınları. Fiyatı 50-60 lira arası.

    Yanlız dediğim gibi mutlaka çıra yayınlarınınkisi olacak.

    Bir de özel ricam iğnelemeden konuşsan güzel olacak daha giriş cümlende başlıyorsun iğnelemeye. Hani öyle bir eminsinki kendinden daha söyleneni kavramadan attack yapmaya başlıyorsun. Sana önerim doğruyu aramak için araştır milleti bozacam gibi saçma sapan işlerle uğraşma. Belki birilerini şu saçmalıklara inandırırsın ama emin ol benim gibi bilen biri okuduğunda sana şu an gülüyor, çünkü inanılmaz sığ bir araştırma ile gelip burda yargı koymuşsun. yani böyle bir cevap vermek istemezdim ama sen tavrnla hak ediyorsun arkadaş. Bu konu hakkındaki şu bilgi seviyenle sen bana cevap veremez ancak soru yöneltebilirsin yavrucum hadi güle güle.

    YanıtlaSil
  4. Şöyle demişsin; ''Olum nate ayrımları iyi yap ne peygamberi. Peygamberlik bitti artık kitap falan gelmeyecek. Bu adam bir vesile ve dikkat edersen çalışmalarının karşılığında bu 19 verisine ulaşan bir adam. Bu kişilere yüklenen anlamları boşver abi. Bunun adı nerde 19 kere geçiyor ben bilmiyorum. Geçiyorsa da adamın doğum tarihi bile 19 kasım ona bakarsan yani bunlar olabilir ama bu onu peygamber yapmaz. Bazılarıda mesela şu hicr suresindeki (16-17-18) olaya casus uydular diyorlar ki bende buna katılıyorum, şimdi bunu ilk diyende peygambermi oldu. Bu da baya sağlam bir delil.''

    http://www.youtube.com/watch?v=j6jVD6actVc

    Verdiğim videoda Reşad kendi ağzıyla ''ben elçiyim'' diyor, insanların anlam yüklemesi değil yani.

    Kuran'da ''peygamberliğin bittiği'' iddiası da tartışılan bir konu, onu iyi araştır derim. Veya bulursam yazarım. İddiaya göre Kuran'da Muhammed için ''son nebi'' denilmiş, ''son elçi'' denilmemiş. ''Nebi'' kelimesi sadece kitap veya yazılı kaynak verilen peygamberler için kullanılıyormuş, ''elçi'' kelimesi ise daha genel bir kavrammış. İddia bu. Bahsi geçen ayetleri de araştır bence.

    Reşad kendi aklıyla 19 mucizesine ulaşıyor ama olayın 1974 yılında olmasını ve 19x74=1406 kameri yıl (Kuran'ın indiği zamandan o zamana kadar geçen süre) olmasını nasıl açıklayacağız? Ayrıca adamın 19 kasımda doğması da bir delildir. Yani sen yukarıdaki blog yazında ''delillere sırtını dönen'' insanları eleştirmişsin ama burada aynı yanılgıya düşmüş olmuyor musun? Adamın elçi olma ihtimalinin araştırılması lazım bence. Şu Hicr suresinde verdiğin örnek ile ilgili de bir açıklama yapmış Reşad; zannedersem şöyle diyordu (yanlış yazarsam videodan kontrol edersin, ben önceden izlediğim için unutmuş olabilirim, bu arada videoyu kesin izle); ''Kuran ile ilgili daha başka mucize bulan insanlar 'ben elçiyim' demedi sonuçta. Ben samimi bir müslümanım ve Allah'ın elçisi olduğumu söylüyorum. Diğer mucize bulan insanlara bakın, hiç biri elçilik iddiasında bulunmuş mu?'' Buna yakın şeyler söylemişti. Adam bir noktada haklı çünkü Allah'ın gönderdiği elçilerin mucize getirme durumu var, yani bir adam iyi bir mucize bulup da peygamber olmadığı halde 'ben peygamberim' derse orada sıkıntı olur çünkü adam delil getiriyor. Yani Allah böyle bir şeye izin vermez diye düşünüyorum (doğrusunu Allah bilir). Şimdi Reşad'da böyle bir sistem buluyor ve ''ben elçiyim'' diyor. Tutarlı bir insanın da buna inanma ihtimali var çünkü adam açık deliller getiriyor. Kuran'ın bazı yerlerinde, açık seçik delillerle gelen peygamberlere inanmayan insanlardan söz edilir. Yani Allah, açık delillerle gelen insanların elçilik iddiasında bulunmalarına izin verir mi? Çünkü adam delil getiriyor. Bu da Reşad'ın bahsettiği ''samimi müslüman'' kavramı ile dolaylı yoldan alakalı olabilir.

    Bunları bir araştır derim ben.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani şu ana kadar Kuran mucizeleri keşfeden insanların elçilik iddialarında bulunmamaları tutarlı bir şey. Çünkü adam böyle bir şey söylese delil ile geldiği için inanılma durumu var ve Allah buna izin vermez bence (doğrusunu Allah bilir). Bu durumda Reşad'ın bu kadar delil ile birlikte ''ben elçiyim'' demesi ve doğum tarihi, mucizenin bulunduğu tarihin felan da 19 ile ilgili olmasını nasıl açıklayacağız?

      Sil
  5. Şimdi bu söylediklerin reşadı peygamber yapmıyor bende bunu söylemeye çalışıyorum. Herkes herkes için vesiledir nate. Senin annen baban çocukların senin vesilelerin olacaklar sende birilerinin vesileleri olacaksın işte hayat böyle iç içe geçmiş bir gözlem yeridir. Bu reşadı özel kişimi kılıyor sence? Benim anlayışıma göre kılmıyor, bana göre peygamberler bile özel kişi değiller sadece insanlar arasından seçilenler hepsi bu kadar. Reşadın kendisi için ne söylediğini ben umursamıyorum verilerle ilerlemek mantıklı olan. Yani bu şekliyle kişileri yada objeleri ilahlaştırmaya varıyor insanoğlu ancak kitabın istediği kitabın sahibine yönelim vesilelerin bir önemi yok zira herkes kendisinden sorumlu. Dediğim gibi kanka ben elçi değil vesile olarak görüyorum.

    YanıtlaSil
  6. Yanlız Kuran'da ''elçilere uymak'' diye bir kavram var. Ayrıca Kuran'ın bazı ayetlerinde Allah'ın gönderdiği elçileri yalanlayan kavimlerden felan bahsediliyor. Bunları görmezden gelemeyeceğimize göre tez - antitez şeklinde ilerlemek daha mantıklı olur. Reşad'ın elçi olabileceğine dair deliller var. Yani ortada isminin Kuran'da 19 kere geçtiği iddiası var ve bunu araştırmadan kestirip atmalı mıyız?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayrıca söylediklerim nasıl Reşad'ı peygamber yapmıyor? Bunlarla ilgili antitez vermemişsin. Cümleye ''herkes kendine vesiledir'' diye devam etmişsin. Sen elçi değil vesile olarak görüyorsun ama Kuran'da ''Allah'ın elçisi'' diye bir olgu var.

      Neyse sürekli aynı şeyleri tekrar etmeyeceğim ama dediğim gibi delillere karşı antitez getirmeden yorum yapmak mantıksız olur. Ben de zaten kesin olarak elçi demiyorum, deliller var diyorum. Bence bunu araştır.

      Sil
    2. Tamamda elçiye uyup napıcaz? Reşadın söylediklerinemi uyucaz? Yoksa reşadın söylediklerinden kitabın onayladıklarınamı? Bunlar önemli noktalar kanka vesile olarak görmemin sebebi kuran'daki VAR OLAN birşeyin bilinmesine aracılık etmiş olması. Kuran'a göre var olan herşey Allahın ayetleridir. Bu sebeple bu 19 mucizesi ile senin çocuğunun gözlemlediğin taktirde sana Allahın varlığına kanıt olabilecek olarak yaptıklarından daha fazlası değil. Herşey ayettir kuran böyle diyor ama 19 tabi biraz kesinlik arttırıcı bir ayet, kitaba iman'a temel olabiliecek kadar net bir ayet (mucize, delil)

      Sil
    3. Farklı bir çıkarım yapmışsın. Ben şöyle dolaylı yoldan konuyu şöyle değiştireyim;

      Örnek; Reşad isminin Kuran'da gerçekten de o bahsi geçen surede (artık hangisi ise) 19 kere geçtiğini farzedelim. Bu durumda Reşad peygamber olabilir mi? Yoksa bu bir tesadüf müdür? Ayrıca adam 19 Kasım'da doğmuş, mucizeyi 1974 yılında bulmuş ve 19 ile 74 sayısının çarpımı da 1406 sonucunu veriyor, yani Hicri olarak Kuran'ın indiği zaman ile 1974 yıllarının arası. Bu bilgilerin doğru olduğunu farzedelim... Bir de bunların üzerine ''Ben elçiyim'' diyor. Yani elçilik iddiasında bulunmasa ''nerden çıkardın bunu, bir kere adamın böyle bir iddiası yok'' deyip konuyu kapatabilirdik. Şimdi bu durumların hepsini göz önünde bulundurduğumuz zaman Reşad peygamber olabilir mi yoksa bunlar tesadüf müdür?

      Haklı olarak diyorsun ki, ''bunun anlamı ne''. Reşad din olarak sadece Kuran'ı kabul ediyor ama namaz ile ilgili bazı farklı çıkarımları var. Bu noktadan sonra başta verdiğim namaz ile ilgili videoyu izlemen gerekiyor. (Videoyu izlediğini farzederek devam ediyorum...) Adam hem sadece Kuran dedi hem de farklı bir namaz şekli gösterdi. Gerekçesi de şu, ''Bu namaz şekli İbrahim'den beri gelmektedir. Ve Kuran'ın indiği dönemde de bu namaz bilindiği için Kuran'da ayrıca belirtilmemiş, belirtilmesine gerek de yok.'' Bu durumda son gelen elçiye mi uymamız gerekir yoksa yine Kuran'dan ne anlıyorsak onu mu uygulamamız gerekir? Yani adam vahiy aldıysa bunları da vahiy olarak alma ihtimali var.

      Umarım anlatabilmişimdir.

      Sil
    4. Bun bahsettiğin bütün verileri kabul ediyorum ve zaten bu yüzden 19 olayı mucizedir diyorum. Örneğin 19 mucizesi 74'ncü sure olup 1974 yılında bulunmasaydı bir anlam ifade etmezdi. Ama böyle olduğu için ve bu bilgisayar denen aletle bulunduğu için surenin tüm göndermeleri sekar konusunda bilgisayar denen aletedir ve bunun büyük kanıtlardan olduğu söylenir. Yani bahsettiğin tüm şeylerin olması dikkatleri sureyi incelemeye yönelten verilerdir. Ve incelediğin zaman karşılaştığın tablo senin için bir iman arttırma mucizesi haline gelir. Tekrar ediyorum reşad ile ilgili önem verilecek birşeyler varsa onlar şunlardır;

      - bilgisayar denen alet ile bu olayı görmesi ve dünya ile paylaşması.
      - tam 1974 yılında bu olayı bulmuş olması.

      İşte sadece bu kadar! Bundan sonrası hurafedir veya gereksiz bilgilerdir kafa sikertir. Sen kitaba yönelecek ne vermiş ona bakacaksın kitap ile karşılaştırıp vay amk diyecek ve ibret alacaksın :D Yani iş bundan ibaret ve kitaptan emin olduktan sonra artık daha bir dikkatle irdelemeye başlayacaksın kitabı. Bu reşadı vesileden fazlası haline getirmez reşad ile dikkat çekilen mevzu belli. Bundan sonra reşad'ın ağzından çıkanların benim için bir değeri yok. Ben kitaba bakarım. Ha adamı dinlerim elbette, ama kitapla muhasebe ettiğimde saçmaladığını görüyorsam, benim için bu adam görevini tamamlamıştır ''eyvallah panpa büyük iş yaptın'' der işime bakarım. Hiçbirşey mesajın üstünde değildir. Birşeyi Allah'ın istemesiyle doğru yaptı diye
      her yaptığı doğru olacakta değil elinde kaynak var ve senin rehberin o. Ama bulduğu 19 olayı çok yere ayar veriyor, koskoca süreç içeren bir dünya'da yaşıyoruz ve bu 19 iel birlikte doğru anlamın yükseleceği söyleniyor açıkça. Yani birileri birşeyleri yakalayacak aga bu dünya'da ve biz bunları duyacağız ben gelişecek süreci görebiliyorum. Bu hurafelerin tarihe gömülmesine az kaldı. Yakında herkes anlayacak cin nedir şeytan nedir.

      Sil
  7. Nate ben muhabbete girdiğime pişman oldum bilader eğer sen bana başlığıma bak demeseydin gelip görmezdim bile bak maide 109'da kalu kullanılmış diyor hala.

    Tamam ben ne demişim okumuyormu bu arkadaş.

    Kalet kelimesi hem kadın dedi anlamında hemde ikiden fazla erkek dedi anlamında kullanılıyor. Bahsi geçen ayette kullanılan kelime ''kalu'' ben neden cevap veremez sadece soru sorabilir dedim şimdi kendisi de anlayacak.

    Bak güzel kardeşim bu bir dil. ''Biz kuranı arapça indirdik'' gereksiz bir cümle değil. Sen dilbiligisini türkçe'den mi ibaret sanıyorsun? Tamlama var, deyim var, kast var, kinaye var her dilin kendine has bir kullanımı var bu sebeple vatandaş matematik sorusu çözer gibi kuran kurcalıyor sonra da bak burda böyle emaa yeaa diyor. Ben napayım sana arkadaş. Alacaksın söylediğim sözlüğü çalışacaksın, ben sana bak burada bu var ondan böyle bak burada böyle olduğu için böyle diye bütün kuranı mı anlatacam oha ya. Ben iddiamın neresinde demişim birden çok erkek için ''kalu'' kullanılmaz diye????? Bunu kendin uyduruyorsun kendin inanıyorsun bahsettğim şey dişilik eki takısı yüklenmesi yahu kalet ile. Ne alaka benim söylediklerimle senin iddiaların. Bir dilden bahsettiğimizi unutuyor insanlar ya ona yanıyorum git çalış kardeşim, araştır öğren sonra iddia etme makamına ulaşırsın.

    YanıtlaSil